25 Nisan 2014 Cuma

Güçlü Etki



Bence her şey güçlü bir şekilde etkilenmiştir bir diğerinden. 
Bir şiir bir öyküden
Ressam bir şarkıdan
Bir insan başka bir insandan güçlü bir şekilde etkilenmiştir.
Bu güçlü etki insanın ayaklarını yere sağlam basmasını sağladığı gibi ona kanatlar da sunar.


10 Nisan 2014 Perşembe

BÜYÜLÜ YARA



BÜYÜLÜ YARA

Zor işler geliyor aklıma
Zor zamanlarda verilen zor kararlar geliyor
Aklıma türlü türlü çiçek adları geliyor
Tanımadığım insanların sıkıntıları geliyor
Bir bahar akşamı olur şey mi değil mi bilmiyorum
Kapıdan çıkar gibi olmuşum
Gökyüzünü gözlerime doldurmuşum
Bir alışkanlığı geçiyorum
Bir alışkanlığı seviyorum
Birbirine benzemiyor alışkanlıklar
Aklım yaralar almış
Birbirine benzemeyen yaralar
Bir parkta oturuyorum
Dayanılır şey mi şu yaşadıklarımız
Artık günleri saymıyorum
Renkleri bilmiyorum
Yollardan geçiyorum
Yolları seviyorum
Telaşlı kalbim
Sanki kalbim
Bir şey söylüyor
Gözlerimle
Sanki ilkbaharda bir meyhanede
Yalnız ve karanlığım
Belki duyduklarımdan başka sesler var
Belki karanlıktan daha karanlık bu gece
Sanki gözlerime gökyüzü dolmamış
Uzağız çok uzağız şimdi
Dayanılır şey mi bilmiyorum
Hep iyilikler geçerken aklımdan
Kötü olduğumu biliyorum
Bu kötülük dayanılır şey mi
Yani yaşamak bu denli zor
Bu denli saçma ve güzel
Aklıma kötü anılar geliyor bir bir
Onlara yeniden dokunuyorum
Yeniden
Zorlukla
Sanki kalbim çoktan kaybolmuş
Sanki aklım çok yaralı
Uzağız şimdi biz
Yakın olsak daha zor
Dayanılır şey değil yakın olmak
Dayanılır şey değil uzaklaşmak
Ne çok anım var ve hepsi kötü değil

Sanki
Sanki
Sanki
Bir sigara olsam
Söyledim işte
Herkesin bıraktığı bir sigara belki
Düşse külüm yere
Yakan biri olmuş demektir bu
Birden birden birden
Böyle biraz gökyüzüne üflenmiş
Biraz ciğere çekilmiş
Biraz da yere düşse külüm
Yani yaşamak 
Dediğim gibi
Gelip bize  yerleşen bir büyülü yara

Yasemin Şenyurt

9 Nisan 2014 Çarşamba

Öğrendim ki


Can Dostlarımla Fotoğraf Gezisi








Mavi At Fotoğraf Topluluğu ile beraber bugün Ahlatlıbel'de çok güzel bir gün geçirdik. Sihirli de güneşten, bahardan günlerin tadını çıkarmayı seviyor. Kafasını yukarı kaldırıyor ve diyor ki "haydi Fani ne duruyorsun?" Kafasını eğiyor ve diyor ki "şaşkın faniciğim sen bunu genelde görebilecek yetenektesin ama bugün göremiyorsun" Ben de ona önümdeki arabayı, salıncağı da göremediğimi söylüyor ve bana yardım etmesini istiyorum. Seni benimle konuşurlarken görmelerinden korkmuyor musun diye soruyor sihirli. Ben de korkmuyorum çünkü onlar benim arkadaşlarım diyorum. Yıllardır benim can dostlarım onlar.

5 Nisan 2014 Cumartesi

Tutarsız Fani

Çığlık atasım var. Surat asıyorum sürekli...
Şarkılar söyleyerek cehennemin dibine gidesim var...
Sonra sihirli şeyler oluyor ve ben karşınızda hep Polyanna
Sihirli şimdi benim bu değişen, tutarsız, sancılı yanlarıma alışmaya çalışıyor.
Hani hiç umrunda değildi diye soruyor.
Hani çok önemsiyordun diye sitem ediyor.
Ne olurdu bir dediğim diğer dediğimi tutsaydı diye ben de sormuyor değilim kendime.
Tutarsız, şaşkın, sakar bir faniyim.
İçimden biri çıkıyor ve tutturuyor: "haydi söyle seni nasıl sevdiğimi..."





Not

Yıllar önce Şehnaz Tango dizisinde şöyle bir cümle kurulmuştu: "Köklü bir sevgi de bazen pupa yelken macera yaşamak kadar keyiflidir"



Pırıltı Yakalamaca


Pırıltıları yakala sihirli!
Sakın kaçırma...
Çok az şey var pırıltıya benzer
Sakın kaçırma


4 Nisan 2014 Cuma

Kimse Ağlamadı



Soru işaretleri gibiydi taşlar
Hepimiz cevaplayacak gibiydik
Kimse cevaplamadı
Kimse ses çıkarmadı
Kimse kızmadı
Kimse üzülmedi
Herkes birbirine baktı
Bakıştık

Bir taş ne sorabilir?
Kimse bilmedi
Kimse 
Hiç kimse

Herkes birbirine baktı
Herkes birbirini anladı
Ses çıkarmadık

Ses çıkaracak gibiydik
Sessizce düşündük
Kimse
Hiç kimse ama hiç kimse
Söz almadı
Söz vermedi

Bir taş ne sorsun?
Nasıl sorsun
Bu şiire kimse başlamadı
Hiç kimse

Gözyaşı içinde kaldık
Kimse ağlamadı




Ne çıkar ?



Korkmuyorum artık solmaktan
Solmaktan ve solgunluktan
Gelmişim nerelerden böyle
Kurumuş bir dere yatağı gibi
Ya da pek kurumamış da
Baygın, hasta ya da cançekişen
Çırparaktan yüzgeçlerimi dip sularında
Ya da yer tahtaları, muşamba, örtük perdelerin kasvetini
Yorgun düşerek taşımaktan
Ve ne çıkar ayırmasam kendimi
Suların büyük içkilere kavuştuğu koylardan.

Edip Cansever




Aydede senin evin nerede?


Sihirlim şuna bak!
Ne müthiş gözüküyor...
Öyle kendinden emin duruyor
Öyle sade
Öyle